28 Ağustos 2014 Perşembe

Kuzucum Havuzda

İnternette sürekli ufak bebeklerin yüzdüğü videoları görmeye başladım. Daha 6 aylı k bir bebeğin havuza düşünce nasıl hemen sırt üstü yüzer pozisyona gelip kendini kurtardığını görmek inanılmaz birşey. Bu kadar büyük bir beklentiyle olmasada (bu yapabileceklerine inancım olmamasından değil de bunun için haftada birkaç gün çalışma yapılması gerektiğine inandığım için) bende Ada suyu çok sevdiği için belki bu yaşlarda yüzmeye kıyısından köşesinden başlayabiliriz diye düşündüm ve başladım internette kuzumu havuza götürebileceğim yerler aramaya.
Arama yaparken erken yaşta başlanan yüzmenin bebekler için ne kadar faydalı olduğunuda görmüş oldum. Erken yüzmeye başlayan çocukların gelişim hızının daha fazla olduğu, motor becerilerinin daha iyi olduğu, daha özgüvenli bireyler oldukları, zihinsel gelişimlerinin hızlandığı bazı araştırma sonuclarında çıkmış. Bununla ilgili detayli bir yazı Ankara Deniz Yıldızları nın internet sitesinde mevcut. Okunmasını tavsiye ederim.
İnternettr yüzme dersi verebilecek yerler ararken sadece bebeklere / ufak çocuklara özgü yüzme programları olan bir kaç yer buldum. Biraz biraz inceledikten sonra kendi havuzu olan (diğerleri otellerin havuzlarını kullanıyorlar ne yalan söyleyeyim otel havuzlarına pek güvenemiyorum) Aqua Tots da karar kıldık. Hemen Aqua Tots u arayıp deneme dersi talep ettik (deneme dersleri ücretsiz; dersler icin yanınıza anne için mayo terlik havlu, bebek icin da havlu ve sızdırmaz bez alınması gerekiyor)
İlk cumartesi tuttuk Aqua Tots un yolunu. Aqua Tots Etilerde Sanatçılar Parkına yakın bir lokasyonda(Didoş kuzum senin eski evinin arka sokağı;)). Tabi bizim İzmitte oturduğumuz düşünülürse baya bir uzak kalıyor. Randevumuz 3 te olmasına rağmen biz baya bir erken gittik. Hem geç kalmayalım hemde etrafta ne oluyor ne bitiyor görelim isyedik. İlk girişte kendimizi tanıttıktan sonra Duru`ya havuzda kullanabileceği bir bikini altı verdiler ve randevu saatimizde havuzun önündeki kapıda olmamızı rica ettiler. Daha vaktimiz olduğu için hemen mayolarımızı giymek yerine bekleme alanında durduk. Burada bir bölümde anne-babalar camekan arkasında havuzdaki çocuklarını izleyebiliyor. Diğer bir alanda ise çocukların zaman gecirebilecekleri Ikea oyuncaklarıyla dolu olan bir mekan var.



Biraz bu alanda Durucukla oynadıktan sonra mayolarımızı giymeye soyunma odalarına gittik. Odalarda kilitli dolaplar, duşlar, şampuan, sac kurutma mak., bebek alt değistirme üniteleri bulunuyor. Gittiğimizde tüm dolaplar dolu olduğu için kısa süreli bir stres yaşadık çünkü yüzme saatimiz iyice yaklaşmıştı. Bu krizi atlatıp ufak bir dolap bulduktan sonra kıyafetlerimizi değiştirip doğru havuzun yolunu tuttuk.

Aqua Tot`sun ufak bir havuzu var. Bu havuzu 4 küçük havuzcuk ve bir kulvar olarak 5 e bölmüşler.  Kulvarda daha büyük yaştaki çocukları yüzdürüyorlar. Diğerlerine ise bebekler, ebeveyn ve bebekler beraber giriyor. Her bölmeye 2 bebek alıyorlar. Yani eğitim sırasında eğitmen 2 bebekle birden ilgileniyor. Bizde Meryem adlı sevimli bir bebekle beraber eğitime katıldık.(Ama Meryem eğitimi tamamlayamadan çıktı sanırım uykusu gelmisti;)
Peki eğitimde minik bebişlere neler yaptırıyorlar?:
Öncelikle bebekler suya alışsın diye bir şarkı(wheels on the bus ın türkçe versiyonunda) eşliğinde suyun içinde bebekleri hareket ettirdik. Hoş bizim su kuşu daha girmeden alışmıştı bile girer girmezde ellerini suya vurup vurup durdu;)


Daha sonra Adacımı köpük gibi uzun bir sünger arasına geçirip ayaklarını arkaya doğru uzatmasını sağlayarak yüzdürdük.


Kenardan suya atlama çalışmaları yaptık (Bu kısım komikti çünkü Adoş komut beklemeden zaten suyun içine girmek istiyordu)



Sırt üstü durmaya çalıştık.
1-2kerede suyun altına girdik.
İste en çok bu ikisinde zorlandık çünkü kuzucum başını suya sokmayı sevmiyor yıkanırkende aynı terane;)


Biraz topla oynadık. Durucum topu görünce yakalamak için çokça el çırpıp
çığlık attı;))


Eğitimin en sonunda da bir kayığa binip gezdiriyorlar ama  bizimkinin ilgisini kayık değilde kayığın içine dolmuş olan su çekti. Elleriyle cıp cıp yaptı durdu :))
Toplamda yarım saat olan bir yüzme deneyimimiz oldu.  Aslında yarım saat bebekler için gayet ideal hem sıkılmamış oluyorlar. Tabi bizim su kuşu standart dışı kaldığı için gün boyu suyun içinde kalsa gıkı çıkmayacak neredeyse;))
Deneme dersinden sonra bizde devam etmeye karar verdik. Tabi koşullar gereği her hafta gideceğimizi söylememiz pek realistik değil. Bu nedenle bizde her İstanbul a gittiğimizde ders almaya karar verdik. Böylece minik kuzum sudan pek uzak kalmamış olacak. Hatta ben bu yazıyı yazana kadar 2. Dersimize gittik bile:))



8 Ağustos 2014 Cuma

İlk Bayramımız- SEKER Bayrami

Herhalde çocukların en sevdiği bayram şeker bayramı olsa gerek. Evde bayram boyunca bulunan tatlılar, her gidilen misafirlikte ikram edilen çikolatalar ;)) Tabi bunların yanında çocuklardan saklanan çikolata -şeker kutuları. Ufakken saklanan çikolataları bulmak ve onları kendi ganimetimize eklemek en az çikolata yemek kadar eğlenceliydi.  Tabi bunların kuzenler eşliğinde çete misali  organize olarak yapılması işin en heyecan verici kısmıydı :))
Şimdi kuzucum çok ufak pek farketmiyor ama isterdimki onunda yaşıt kuzenleri olsun beraber koşuştursunlar, yaramazlık yapsınlar kıkırdasınlar. Çünkü bu çocukluk anıları hiçbirşeye değişilmiyor. Bunedenle buradan teyzemiz Didemin hemen evlenmesi, Özlem ve Filiz teyzelerimizinde biran önce çocuk yapmaları için duyuruda bulunulur. Biz kuzen istiyoruz!!;)))
Bu güzel anılardanmıdır bilmem bayramlarda hep kalabalık, ailerle birlikte olalım istiyorum. Bu nedenle kuzumun ilk bayramını da (büyük)büyükanne (büyük)büyükbabalarla geçirdik.
Tabi minik kuzumun ilk bayramı olduğu için herkes ziyarete gelecek bu minik kuşu dört gözle bekliyordu.
Cumartesi günü ilk olarak Bursa'ya büyük babanne - dede ve halaları ziyarete gittik. Büyükabanne Duduş için odada yer yatağını Suzan ve Nuran halalar ise terasta döşekleri hazırlamışlardı bile. Hava malum çok sıcak olduğu için teras sefaları yapıldı.
Bayramın ilk günü hep beraber özenle hazırlanmış peynir eritmeli bayram kahvaltımızı yaptık. Birbirimizin bayramını kutlayıp ardından Duduşun bayram harclıklarını topladık;)) Sonrasında da gez dolaş dur. Mudanyada oturan akrabaları ziyarete gidip sahil havası aldık. Bir çay bahçesinde oturup hepberaber cantıklarımızın tadına baktık. Adoş a da dayanamayıp biraz yedirdim. Nam nam pekte bir sevdi tontişim.
 


Bayramın geri kalan günlerini ise Yalova'da anneanne, dede, Tiger ve Hatunla geçirdik. Teyzemiz Amerika da olduğu için onu göremedik. Artık teyzemizin vereceği bayram harçlığını bir sonraki bayramda faiziyle tahsil edeceğiz :))


Nice mutlu bayramlara kuzucum gözlerinin  içinin hep böyle gülmesi dileğiyle :)




6 Ağustos 2014 Çarşamba

Ev Yapımı MEYBUZ

Turkmax Gurme de "Küçük Mutfak Sırları" diye bir program var. Programın sunucu Ece Zaim in ufak bir oğlu olduğu için bazı günler çocuk yemeklerine yer veriyor. Bebekler ve çocuklar için çok güzel ve besleyici yemekler yapıyor. Hal böyle olunca benimde tüm ilgimi çekiyor;) Denk geldiğim bir programda da tam yaz mevsimine uygun ev yapımı dondurma daha doğrusu Meybuz tarifi veriyordu. Dikkatlice izledikten sonra bende biraz değiştirerek yapmaya karar verdim. Tarifin aslı kanalın internet sayfasında da mevcut. Benim tarifime gelirsek;
Öncelikle biz daha Duduşa kuruyemiş vermeye başlamadığımiz için tariften bademi çıkardım. Ece hanım programı sunarken kefir yerine yoğurtta kullanabileceğimizi söylemisti; evde kefir olmadığı için yoğurt tercih ettim. Çok tatlı olmasın diye de pekmez koymadım. Ananas yerinede kayısı kullandım.

* biraz yoğurt
* bir adet muz (muz kullanınca dondurma daha yoğun olduğu icin Ece hanım özellikle katılmasını tavsiye etti)
* bir adet kabuğu soyulmus kayısı

Hepsini rondodan iyiceye geçirdikten sonra Tedi den aldığım dondurma kaplarına koyarak buzluğa attım (En az 3 saat beklemesi gerekiyormuş). Kabından çıkarmak için de buzluktan çıkardiktan sonra ılık-sıcak suyun içine sokup çıkarmak gerekiyor. Böylece dondurma kabından rahatlıkla çıkıyor.




Dondurduğumuz meybuzları birkaç gün sonra Adoşa verdik. Duduş sevdi sevmesinede bende tadına bakınca çoook buzlu olduğunu farkettim. Tam diş çıkarma arifesinde aslinda dişlerinide rahatlatacak birsey ama midesini ağrıtır kuzumun diye korktum. Hoş kuzucuk biraz yedikten sonra asıl hedefi onu parçalamak oldu. Minik parmaklarıyla meybuzu  oymak hem hosuna gitti hem de soğuk olduğu için sanırım garibine gitti.
Artık bu tarifi biraz daha büyüyünce degistirir degistirir yaparım.


9.Ay

Adım adım 1yaşımıza yaklaşıyoruz. 9.ayımızı da doldurduk. Herkesin tam sevilmelik dediği aylardayız. Gerçektende öyle ye ye bitiremiyoruz Adoşu;))
Artık neler yapabiliyoruz, neler yaptık  peki bu ayımızda;
Kuzucuğum çak deyip elini kaldırınca elini kaldırıp çak yapmayı öğrendi.
Biryerlere vurup tempo tutmaya bayılıyoruz. Hele birde çığlıklar eşliğinde olursa mutluluktan yanından geçilmiyor. Hala kalorifer peteğine vurunca çıkan ses vurma isteğimizi daha da çok arttırıyor.
Artık yemeklerimizi mama sandalyemizde yiyoruz. Tabikide sıkılıyoruz ama Duduş gibi tontik sevimli bebişleri oyalayacak birşeyler bulmak biz annelerin görevi;))

Hiç kimse tutmadan Duduşumuz bir yere tutunarak ayakta durabiliyor.Beşiğinde /yerde otururken çok rahat kendini çekip ayağa kalkabiliyor.

Çok hareketlendi fırın fırıl dönüyor . Döne döne gidemediği yer kalmadı. Heryere bakmak heryeri kurcalamak istiyor.

Kendi parmağını başkasının ağzına götürüp ısırılmayı bekliyor;)) Aynısını bebekken bende yapıyormuşum bunu bebekler neden yapar ki?;)
Başkasının parmağını da kendisi ısırmaya bayılıyor;))
Bu ayımızda ilk otobüs yolculuğumuzu yaptık. İzmitten Yalovaya kadar anneanne ile
beraber gittik. Yolculuğumuz kısa sürdüğü için sorun olmadı. Etraftaki insanları inceledi. Duduşuma pas versinler diye bakıp bakıp durdu ama arkamızdaki amca hariç herkes Ramazan nedeniyle bitkindi. Ya uyuyorlardı yada kafalarını önlerindeki ekrana gömmüş tv izliyorlarlardı halbuki bu sırada karşılarındaki sevimli bebişle gülüşme fırsatını kaçırdılar.
Ramazan davulcusu kuzuma davul eşliğinde maniler okudu. Bizim kuzucukta o gümbür gümbür davul sesinden hiç mi hiç korkmadı. Cesur ve meraklı canım bizim kız;))
İlk defa ceviz yedi. Rendeledim karıştırdım armutuyla nam nam yapa yapa yedi;))
İlk defa ciğköftenin ucundan azıcık tadına baktı. Birazcıkta turşunun ;))ee nede olsa kimin kızı; bizim gibi ekşi baharat delisi bir anne babanın kızı olsa olsa böyle olurdu zaten;))
İlk defa market arabasına oturup alışverişe katkıda bulundu;))
     

Bursa da büyük babannenin terasinda ilk defa bu ay şişme havuzumuzu su doldurup havuz keyfi yaptık.

Artık uçan kelebeği çok güzel gözleri ile takip edebiliyor.
Odasındaki duvar etiketlerini incelemeyi çok seviyor. Hala odasındaki lambaya bakıp bakıp gülüyor. Aslında pembe sıradan bir lamba niye bukadar ilgisini çekiyor anlayamadım hala;) Hele birde yanıyorsa. Işığı mı çok seviyor acaba? Zaten lambalara karşı garip bir ilgisi var acaba annesi elektrik mühendisi mi? ;P
Paşa, Tiger ve Hatun kediciklerle tanıştı. Tiger ı 2 aylık bebekken görmüştü ama çok ufaklı hiç bir tepki vermemişti. Şimdi ise nasıl ilgisini çekti. Sürekli onları tutup mıncıklamaya çalıştı. Heyecan çığlıkları atıp durdu. Tabi kedicikler anlamıyor ki bu mimiğin derdini. Adoş un çığlığıyla nereye kaçacaklarını şaşırıyorlar. Kedisavar Adoş;))  Biz Durucum dokunsun diye kedicikleri aldık kucağımıza götürdük kuzumun yanına bizimki nasıl heyecan yaptı attı elini kediciklerin üstüne (Birinin ağzına birinin sırtına birinin kuyruğuna..;)))çekti tüylerini.

Daha hala tavşan olamadık. O kadar salya akıttık bitti kaşıntılar devam ediyor ama hala dişimiz çıkmadı. Bazıları ne kadar geç okadar iyi diyor. Aslı var mı bilemedim. Doktorumuza sordum yok öyle birşey dedi ama birde dişçiye sormak gerek ;))
Minik kızım Adacım büyüyor, her anına birşeyler katarak büyüyor güzelleşiyor.